Şahane Yaşam

sonerarica

Bugün, yakın zamanda izlediğim eski tarihte çekilmiş bir filmden söz edeceğim. Orjinal adı “It’s a Wonderful Life”.. Ben Fransızca versiyonunu izledim, “Yaşam Güzeldir” diye isimlendirmişlerdi, büyük tesadüf ki bir gün sonra TRT 2 yayın akışında rastladım aynı filme, “Şahane Hayat” diye geçiyordu…

     Dvd, vcd olarak mevcut her yerde.. İsmi değişik geçse de bazı yerlerde, şunu belirteyim ki, film siyah beyaz Amerikan yapımı, yönetmeni Frank Kapra, başrolünde de James Stewart var…

     Geçen hafta yeni yıla hasta girmemenizi dilemiştim ya, içime doğmuş ben ağır bir grip vakası yaşamak üzereymişim Yaşadım da zaten, neyse ki 31 aralık tarihinde nispeten iyiydim ama yeni yıla hasta olarak girmenin nasıl duygular barındırabileceğini anlamış oldum (zaten hayat nedir ki, tecrübeler zinciri)..

     Neyse o hastalığın ağır seyrettiği bir gün eve hapsolduğumdan, Fransa’dayken aldığım dvdlerden birini izleyeyim dedim (aranızda Fransa’dan aldığım kısmına takılan varsa hemen açıklayayım… Burada fazla pratik yapamadığımdan, biraz olsun öğrendiğim Fransız dilini unutmamak için oradan aldığım filmler yardımıma koşuyor, orada her filmi Fransızca dublaj yapılmış olarak bulmak mümkün, üstelik klasiklerle ilgili de büyük bir arşiv var, demek ki neymiş… snopluk olsun diye değil, öğrenmeye meyildenmiş)

     Hani muhteşem anlar vardır, en umutsuz ya da karamsarken bir şarkı, bir şiir, bir haber kapınızı çalar ve etraftaki herşeyin rengi ve dokusu değişir ya bana bu filmi izlemek o muhteşem etkiyi yaşattı.. Öyle olağanüstü bir seyirlikten bahsetmiyorum, sadece sıcak çok sıcak bir filmdi bu… Hani sokakta çok üşüdükten sonra sıcak bir ortamda kahve yudumlamanın hissettirdiği gibi bir mutluluk (bu arada Nuray bana ekose battaniye ve onun altında uzanarak içeceğim kahvenin fincanını hediye etti, yağmurlu ya da karlı bir hava bekliyorum tatlarını çıkarmak için, iklim de inat mıdır nedir alabildiğine ılıman)

     Konu da dağıldı… Film aslında çok bildik bir temayı, sahip olduğumuz yaşamın başlı başına bir mucize ve zenginlik olduğunu anlatıyor. Belki izlemek istersiniz diye hikâyeye fazla değinmek istemiyorum ve şu kadarını söyleyerek geçiyorum, nefes alıp verirken varlığımızdan binlerce şeyin nasıl etkilendiğini, üstelik iyi şeyler yapıyorsak iyiliğin nasıl büyüdüğü ve yakın uzak başkalarının da yaşamına katkılarımızla bu evrenin olmazsa olmazı olduğumuzu anlatan önemli bir tema var… Yani aslında büyük dişlinin küçük parçaları… Biri yoksa sistem farklı, çoğu zamanda kötü işleyebiliyor.

     Ben bugün burada yaşamın içinde olduğunuz için sizi kutluyorum, mucize olduğunuz için, belki de farkında olmadan öylesine yaptığınız hareket sandığınız eylemlerle başkalarının hayatına kattığınız kazandırdığınız değerlerden ötürü sizlere bayıldığımı belirtmek istiyorum….

     Kimbilir, belki bir gün bir yerde birine uzattığınız el, siz görmediniz ama binlerce ele uzandı, herşeyin bir sonrasını görmek mümkün değil, Edison ampulü buldu ama nerelerde kimlerin hayatına, ne boyutta neler kattı bilmiyor. Ben bir icat örnek verdim, en zahmetsiz uğraşsız olanı gülmek, evet evet sadece gülmek, nerelerde neyi değiştiriyor bir bilsek.Bu gönderi ortaklarımız Wigs tarafından desteklenmektedir

     Evet sevgili mucizeler, yaşam şahane ya da hayat güzeldir, her nasıl tanımlanıyorsa tanımlansın yaşam bizlerle güzel, bizim ona kattığımız olumlu değerlerle güzel. Bir düşünün bakalım eğer siz hiç hayata gelmemiş olsaydınız kimlerinde hayatı değişecek, nelerden mahrum kalacaklardı, o zaman keşke hiç doğmasaydım der miydiniz?.. Hepinizin iyi karaktere sahip olduğunuzu düşünerek bunu böyle yazdım.

Cevapla


Warning: shell_exec(): Cannot execute a blank command in /home/sonerarica.net/public_html/wp-content/themes/soner-arica/footer.php on line 2